Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Yaygın Kullanım | bulaşık bezi | dishcloth i. | ||
Tom wiped the glass with a dishcloth. Tom bardağı bulaşık beziyle sildi. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | bulaşık bezi | dishrag i. | ||
I dried the sink with a dishrag and now it's dry. Lavaboyu bulaşık beziyle kuruladım ve şimdi kuru. More Sentences |
||||
Genel | bulaşık bezi | clout i. | ||
Genel | bulaşık bezi | swab i. | ||
Genel | bulaşık bezi | torchon i. | ||
Genel | bulaşık bezi | washing-up cloth i. | ||
Genel | bulaşık bezi | dishclout i. | ||
Gastronomy | ||||
Mutfak | bulaşık bezi | dish cloth i. | ||
British Slang | ||||
İngiliz Argosu | bulaşık bezi | dwile i. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | (bulaşık) kuruluma bezi | dish towel i. |
Genel | (bulaşık) kurulama bezi | tea towel i. |
Genel | bulaşık kurulama bezi | dishclout [uk] i. |